“Doğal Olan Normal Doğum” Temasıyla Normal Doğum Eylem Planı Tanıtım Toplantısı Yapıldı

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde Normal Doğum Eylem Planı Tanıtım Toplantısı, 3 Ekim 2024 Perşembe günü Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı.

 

“Doğal Olan Normal Doğum” temasıyla düzenlenen Normal Doğum Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nda Emine Erdoğan Hanımefendi ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu konuşma yaptı. Toplantıda, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammed Atak, Eylem Planı’nın detaylarını sundu. Ayrıca Azra Akın, kendi deneyimlerini paylaştığı konuşmasıyla normal doğumun teşviki çalışmalarına destek verdi.



Anne Adaylarımızı Fıtratlarındaki Bu Mucizeyi Bu Eşsiz Bilgeliği Kucaklamaya Davet Ediyorum

Emine Erdoğan Hanımefendi, konuşmasına anne ve bebek arasındaki özel ilişkiden bahsederek başladı ve normal doğumun faydaları ile sezaryenin risklerine değindi. Emine Erdoğan, Türkiye’de dünyaya gelen iki çocuktan birinin sezaryenle doğduğunu, sezaryenin ise anne ve bebek üzerinde hasarlar bıraktığının bilimsel olarak bilindiğini söyledi. Bugüne kadar T.C. Sağlık Bakanlığıyla pek çok çalışmaya imza attıklarını söyleyen Emine Erdoğan, bu çabaların Normal Doğum Eylem Planı kapsamında sistemli bir şekilde yaygınlaştırılacağını görmekten memnuniyet duyduğunu ifade etti. Toplumun bilinçlendirilmesine yönelik çalışmalarda medya ve akademi dünyasına büyük sorumluluklar düştüğünü vurgulayan Emine Erdoğan, ayrıca normal doğum çalışmalarına destek veren Azra Akın’a sunduğu örnek davranış dolayısıyla teşekkür etti. Emine Erdoğan, bütün anne adaylarını fıtratlarındaki bu mucizeyi, başka tecrübeyle edinilmeyecek bu eşsiz bilgeliği kucaklamaya davet etti. Başlatılan çalışmanın normal doğum ile anne adayları arasındaki bağı yeniden tesis etmeye vesile olmasını dileyen Emine Erdoğan, T.C. Sağlık Bakanlığı ve çalışmada emeği geçen herkese teşekkürlerini iletti.


Normal Doğum Eylem Planı Geleceğe Yatırım Niteliği Taşıyor

Normal Doğum Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, öncelikle “Cumhurbaşkanımızın kıymetli eşi Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’ye, böylesine önemli bir konuda bizlere verdikleri destek için şükranlarımı sunmak istiyorum. Sayın Hanımefendi’nin himayelerinde gerçekleştirilen bu projede, anne ve bebek sağlığına verdiğimiz önemin bir kez daha altını çiziyor ve kendilerine teşekkür ediyorum.” dedi.

 

Sağlık Bakanı Memişoğlu, normal doğumun teşviki ve sezaryen oranlarının azaltılmasının yalnızca anne ve bebek sağlığını korumakla kalmayıp toplumun uzun vadeli sağlık hedeflerini de doğrudan etkileyen bir konu olduğunu belirtti. T.C. Sağlık Bakanlığı olarak her zaman toplum sağlığını koruma ve geleceği güvence altına alma sorumluluğunu taşıdıklarını ifade eden Sağlık Bakanı Memişoğlu, bu sorumluluğu daha kapsamlı bir perspektiften ele almak zorunda olduklarını ve bu doğrultuda Normal Doğum Eylem Planı’nın bir sağlık politikası olmanın ötesinde geleceğe yatırım niteliği taşıdığını söyledi.

 

Toplam Doğurganlık Hızı 2023 Yılı İtibarıyla 1,51’e Düştü

Sağlık Bakanı Memişoğlu, “Ülkemizin toplam doğurganlık hızındaki gerileme, nüfus yenilenme seviyesinin altında kalmış ve bu durum sürdürülebilir bir gelecek için büyük bir tehdit hâline gelmiştir. Bugün doğurganlık hızındaki azalma ve sezaryen oranlarındaki artış bunu bize göstermektedir. Toplam doğurganlık hızı 2001 yılında 2,38 iken, 2023 yılı itibarıyla 1,51’e düşmüştür. Bu, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10’un çok altındadır ve bu düşük doğurganlık oranı ülkemizin geleceğini doğrudan etkileyen bir gelişmedir. Dünya Sağlık Örgütü, sezaryen oranlarının yüzde 15’in üzerinde olmasını önermezken ne yazık ki ülkemizde bu oran çok daha yüksektir. Sezaryen, bir doğum şekli değil, ameliyattır. Ameliyat doğal değil, mecburi bir süreçtir. Sezaryenin yaygınlaşması toplum sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturmaktadır. Sezaryenin yaygınlaşması, normal doğumun geri plana atılmasına neden olmakta ve bu durum anne ve bebek sağlığını uzun vadede tehdit etmektedir.” dedi.

 

Doğum Sonrası Depresyon Riskini Azaltan Önemli Bir Faktör

Bilimsel verilerin gösterdiği sezaryen sonrasında anneler için oluşan olumsuz durumlardan bahseden Sağlık Bakanı Memişoğlu, ayrıca sezaryenin anne ve bebek arasında doğum sonrası bağlanma sürecini de olumsuz etkilediğinin bilindiğini söyledi: “Bu bağın sağlıklı kurulması, bebek gelişimi açısından çok önemlidir. Erken temas ve emzirme sürecinde yaşanan gecikmeler, bebeğin ileriki yıllarda karşılaşabileceği sağlık sorunlarına zemin hazırlayabilir. Ayrıca normal doğum sürecinde salgılanan oksitosin hormonu hem doğumun doğal ilerleyişini sağlar hem de doğum sonrasında anne-bebek bağlanmasını güçlendirir. Oksitosin, aynı zamanda annenin doğum sonrası depresyon riskini azaltan önemli bir faktördür. Annenin bebeğiyle kurduğu bu güçlü bağ, bebeğin hem fiziksel hem de psikolojik gelişimi açısından kritik önem taşır. Dolayısıyla normal doğumun tercih edilmesi hem anne hem de bebeğin uzun vadeli sağlığı üzerinde olumlu etkiler oluşturur. Bu nedenle, tıbben zorunlu olmadıkça sezaryenin tercih edilmemesi gerekmektedir. İşte bu noktada Normal Doğum Eylem Planı, sezaryen oranlarını azaltmayı ve normal doğumu teşvik etmeyi hedeflemektedir. Amacımız sezaryen oranlarını kontrollü bir seviyede tutarak normal doğum süreçlerini yaygınlaştırmaktır.”

 

Normal Doğum Eylem Planı ile Anne ve Bebek Sağlığını En Üst Düzeyde Tutmayı Amaçladık

Türkiye’nin Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde sağlık alanında son yıllarda çok önemli başarılar elde ettiğini vurgulayan Sağlık Bakanı Memişoğlu, “Sağlık hizmetlerimizin kalitesini artırmakla kalmadık, aynı zamanda dünyada örnek gösterilen bir sağlık sistemi inşa ettik. Ancak sağlık hizmetlerimizin sürdürülebilirliğini sağlamak ve geleceği güvence altına almak için normal doğumu daha fazla teşvik etmek ve sezaryen oranlarını azaltmak zorundayız. Bu amaçla hazırladığımız Normal Doğum Eylem Planı, bilimsel temellere dayanan bir strateji olarak ön plana çıkmaktadır. Bu plan, doğum süreçlerinde anne ve bebek sağlığını en üst düzeyde tutmayı amaçlamaktadır ve aynı zamanda toplumumuzun demografik geleceğini güvence altına almaktadır. Normal doğumun teşviki sadece anne ve bebek sağlığını korumakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal sağlığı da ilgilendiren bir konudur. Normal doğum hem bireysel sağlık açısından hem de toplumsal sağlığın sürdürülebilirliği açısından en doğru yaklaşımdır. Sezaryenin kontrolsüz artışı, doğurganlık kapasitesini sınırlamakta, toplum sağlığını olumsuz yönde etkilemekte ve demografik yapımızı tehdit etmektedir. Bu nedenle normal doğumun yaygınlaştırılması Sağlık Bakanlığı olarak en önemli hedeflerimizden biridir. Bu program kapsamında multidisipliner bir yaklaşım benimsedik. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, ebeler, aile hekimleri ve diğer sağlık profesyonelleri bir araya gelerek anne ve bebek sağlığını en üst düzeye çıkaracak bir sistem geliştirdik. Bu eylem planı, sadece bir doğum yönetimi planı değil, aynı zamanda toplum sağlığı ve ülkemizin geleceği için bir yol haritasıdır. Sonuç olarak Normal Doğum Eylem Planı ile sezaryen oranlarını kontrol altına alarak normal doğumu teşvik edecek adımları hayata geçiriyoruz. Bu adımlar, sağlıklı nesillerin yetişmesine, annelerimizin daha bilinçli ve güvenli doğum süreçleri yaşamasına katkı sağlayacaktır. Toplum olarak bu konuda farkındalığımızı artırmamız ve normal doğumu en doğal hâliyle desteklememiz gerekiyor.” dedi.

 

Doğum Sürecini En İyi Şekilde Yönetmek Bizlerin En Büyük Önceliği Olmaya Devam Edecek

Sağlık Bakanı Memişoğlu her doğumun bir mucize olduğunu ve bu mucizenin en doğal şekilde yaşanmasının hepimizin sorumluluğunda olduğunu belirterek “Anne ve bebek sağlığını korumak, onları en iyi koşullarda dünyaya getirmek geleceğimizin en önemli yatırımıdır. Bu süreci en iyi şekilde yönetmek bizlerin en büyük önceliği olmaya devam edecektir. Sözlerime son verirken bu eylem planının hayata geçirilmesinde emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma, sağlık çalışanlarına ve bu süreci himaye eden zatıalilerinize tekrar şükranlarımı sunuyorum. Bu eylem planının ülkemiz için hayırlı olmasını temenni ediyor, katılımınız için hepinize teşekkür ediyorum.” dedi.

 

Normal Doğum Eylem Planı Takvimi 40 Haftayı Kapsıyor

Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammed Atak, toplantıda Normal Doğum Eylem Planı hakkında sunum yaptı. Sunumda, Eylem Planı’nda yer alan 14 maddeden bahseden Genel Müdür Atak, normal doğumun 38-42. gebelik haftaları arasında gerçekleşmesi dolayısıyla 40 hafta olarak belirlenen Eylem Planı takviminin detaylarını paylaştı.


Zihinsel, Ruhsal ve Bedensel Olarak Doğuma Çok İyi Hazırlandım

Normal doğum yapan ve beş aylık anne olan eski Türkiye ve Dünya Güzeli, oyuncu Azra Akın toplantıda yaptığı konuşmada deneyimlerini paylaşarak “Tıbbi bir zorunluluk olmadığı takdirde iyi bir hazırlıkla tüm kadınların bunu yapabileceğini söylüyorum. Tıbben zorunlu olmadığı sürece sezaryenlerin önlemesi ve doğal doğuma yönlendirmek için çevremdeki anne adaylarına bireysel olarak her zaman örnek ve destek olmaya özen gösteriyorum. Çünkü ben doğal doğumun mucizesinin her anını ve bebeğimi dünyaya getirmenin gururunu o anda yaşadım.” dedi. Azra Akın, anne adaylarını normal doğuma hazırlamak için en doğru yolun eğitim olduğunu, kendi imkânlarıyla aldığı eğitimin kendisini zihinsel, ruhsal ve bedensel olarak doğuma çok iyi hazırladığını ifade etti.

 

Konuşmaların ardından Emine Erdoğan Hanımefendi, normal doğum oranı yüksek hekimlere ve ebelere plaket takdim etti.

 

Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Emine Erdoğan Hanımefendi’ye günün anlamına dair hediye takdiminde bulundu.


Programda, normal doğum ve sezaryen ameliyatının anne ve bebek üzerindeki etkilerinin işlendiği video gösterildi. Programın sonunda aile fotoğrafı çekildi.

 

Normal Doğum Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nda; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Başkanvekili Serkan Topaloğlu, Sağlık Bakan Yardımcıları, İl Sağlık Müdürleri, Tıp Fakültesi olan Üniversitelerin Rektörleri, Tıp Fakültesi Dekanları ve Hastane Başhekimleri, Kamu ve Özel Hastane Yöneticileri, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları, Ebeler ve ilgili Meslek Örgütlerinden Temsilciler yer aldı.